enver paşa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
enver paşa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Aralık 2013 Pazartesi

Göktürklerde Osmanlı’yı görebiliriz

SAMET ALTINTAŞ
29 Aralık 2013

Prof. Dr. Ahmet Taşağıl, Mimar Sinan Üniversitesi Tarih Bölüm Başkanı. Orta Asya tarihi üzerine çalışan nadir uzman akademisyenlerden olan Taşağıl, “Türk tarihi göç-boy sistemi-model devlet üzerine kurulu. O yüzden Türkiye Cumhuriyeti de Göktürklerin devamı oluyor.” diyor.

Dörtnala, uzak Asya’dan gelen Türkler kim?
Türklük, M.Ö. 3000’den günümüze akan büyük bir ırmak. Zaman içinde buna sağdan ve soldan başka kollar katıldı. Ama ırmağın esas adı Türk olduğu için hepsi bunun içinde yer aldı. Kaldı ki böyle bir çağda safkan ırk aramak doğru değil. Laboratuvar ırkçılığı son derece insanlık dışı. Sosyolojik anlamda millet dediğimiz şey, kültürden oluşur, genlerden oluşmaz.

4 Aralık 2013 Çarşamba

Oğuz Yücel - Tarihin Unuttuğu Kahraman: Nuri Paşa


Çi-çi - Ho-han Yeh sürtüşmesiyle somutlaşan, tarihi süreç içerisinde devamlılık gösteren şeref ile şerefsizliğin mücadelesinde Çi-çi Yabgu’nun safında karşımıza çıkan, Bakü’yü fethederek gönüllerde taht kuran Nuri Paşa’nın, 93 Harbi’nin acı hatıralarını hâlâ silememiş olan Osmanlı Devleti’nin son dönemini oluşturan hayatı, meşrutiyet öncesi ve sonrasını, Trablusgarp Savaşıyla başlayan yakın dönemin bütün savaşlarını, Cumhuriyetin ilk yıllarını, II.Dünya savaşı ve sonrasını kapsar. Bir insan ömrünü dolu dolu yaşayan Nuri Paşa’nın hayatı incelendiğinde karşımıza çıkan askeri, siyasi ve silah sanayici özellikler,i ayırt edici olarak karşımıza çıkmaktadır.

1909 yılında başladığı askerlik hayatı boyunca İtalyanlara, Balkan Devletlerine, İngilizlere, Ruslara ve Ermenilere karşı giriştiği savaşlarda başarılar almış ve rütbesi yüksek olmamasına rağmen Fahri Ferik unvanıyla kendisine verilen görevleri üstün başarıyla yerine getirmiştir. Böylece Nuri Paşa, o dönem neslinin az veya çok tesirinde kaldığı çöküşün, bütün acı ve sıkıntılarını olayların içinde bulunarak bizzat görmüş, yaşamış ve hissetmiştir. O buhranlı dönemin, genç yaşına rağmen kendisine verilen görev ve sorumlulukların ağır yükünün şüphesiz Nuri Paşa’nın karakterine ve ruh dünyasına yansıması, kalıcı tesirleri olacaktır ve bu kaçınılmazdır.Genç yaşına rağmen Trablusgarp’ta Afrika Grupları Komutanlığı[1], Kafkas İslam Ordusu komutanlığı[2] yapmasının ve neredeyse devlet ve milletin geleceğinde kilit rollerden birini oynamasının dayanılmaz ağırlığının verdiği sorumluluk; Paşa’nın 59 yıllık (1890-1949) hayatı incelendiğinde cesur, atılgan, teşkilatçı, sorumluluk sahibi, kafasına koyduğunu yapan- uğraşan, araştırıcı[3], girişimci, çalışkan, mücadeleci, plan üreten, fikir üreten bir karaktere sahip olmasına vesile olmuştur.

13 Ağustos 2013 Salı

Geri Kalmışlık Üzerine - 2 -

Ignoti nulla cupido[1]

Not: Anlam bütünlüğü teşkil etmesi amacıyla bir önceki yazıya da göz atılması tavsiye olunur. Yazıyı görmek için tıklayınız.

Konumuza yeniden bir göz atmamız icap ederse 2000'li yıllar içerisinde acaba kaç tane gerçek manada mucit çıkmıştır? Emin olun bu sayı çok az. Bilim dünyası özellikle fenni ilimlerde artık kılı kırk yararak bilgi kırıntılarını bir araya getirerek farklı atılımlar gerçekleştiriyor. Zaten teknolojik ilerleme için “mucit çıkması” da gerekmiyor. Kapitalist dünyada mucit ürettiği malın ticari niteliği ile değerlendiriliyor. Bu konuda sanırım en büyük örnek de Edison. Fakat Tesla ile aralarında bulunan “garip” ilişki günümüz koşullarında ortadadır. Edison çok iyi bir pazarlamacı olmasına karşı Tesla bir o kadar iyi bir bilim adamıdır. Fakat bir o kadar da kötü bir şekilde fikirlerini kullanamamıştır.