Bir 25 Mart'ı daha geride bıraktık. Bir beklenti içerisinde olsa bile. Bir kısım menşei meçhul kasetlerin yayınlanması ile ilgili idi dile getirdiğim bu beklenti. Tarih 25 Mart olunca içerimizde bir burukluk yaşanıyor. Hepimizin bildiği üzere 2009 yılında o elim günde şehid edildi, Muhsin Yazıcıoğlu. O'nun arkasından Türk Milleti'nin genel hasletinden ötürü müdür, yoksa söylenememişlerin söylenmesi mi bilmem; lakin birçok över nitelikte yazı gördüm sosyal medyada... "Sevmediğim" Muhsin Yazıcıoğlu hakkında iştirak ettiğim ve etmediğim hususları yazımın ilerleyen kısımlarında ifade etmeye çalışacağım: