22 Mayıs 2014 Perşembe

Biraz da Zülf-i Âğyâra Dokunalım

"ZÜLFİ AĞYAR'A DOKUNALIM BİRAZ...ZÜLFİYARE DEĞİL.

Bir şey diyeceğim kardeşlerim kızmasın. Kızmasınlar çünkü benim listemde kastettiğim gibi bir insan yok. Eleştirdiğim tipleri en­gelledim zaten. Bu yazıyı okuya­biliy­or­sanız sizi kastet­miy­o­rum demektir

Milliyetçi - Türkçü gençlerde anormal bir ruh yapısı var. "Nasılsın?" diyorsun örneğin "Vaay, sen bunu nasıl dersin, hepinizi oyacağım, bitireceğim, yiyeceğim, benim gibi türkçülüğün kitabını yazmış adama, sen ne cüretle nasılsın dersin, ben havada uçan karada kaçan ıvır zıvır..." bir sürü böyle anlamsız zırva.
Örneğin diyorsun ki "Atsız beyefendi bir insandır" hop cevap geliyor. "Vay, ne yani şerefsiz mi olacaktı? Sana Atsız'ı yedirmeyiz, biz adamı pişiririz, kebap yaparız vs."

Örneğin diyorsun ki "Türkeş savaşçı bir insandı" hoop cevap geliyor: "Vay, sen başbuğa nasıl Türkeş dersin! Hain, ajan, sen ki milliyetçilik kim? Sana Başbuğ'u yedirmeyiz biz adamı çöp şiş yaparız."

Bu kebap yaparız, çöp şiş yaparız diyen spastik­lerin de hiçbirisinin yüzünü göremedim nedense. Benim her şeyim açıkta olmasına rağmen bunlar hep sahte isimlerle çöp şiş yapıyorlar.

Buradaki psikolo­jinin kendini kanıtlama, kendini Atsız'ın reenkar­nasy­onla geri gelmiş hali gibi gösterme olduğuna inanıyorum. Tekeri patlak bir narsisizm var. Vıcık vıcık bir ego, iğrenç bir kişilik kanıtlama sevdası. Ego mu dedim? Pardon "id" olacak. Vıcık vıcık bir "id". "İğrenç id'i den­geleyen "ego" ve "superego" kısmı eksik bir id.

Boş vıcık vıcık bir tehdit, blöf ve balon üzerine kurulmuş bir çemkirme hastalığı...

80 Öncesini eleştiriyorum ama en azından o adamlar tehdidin arkasını filan da ge­tiriy­or­lardı...."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder