13 Aralık 2013 Cuma

Rusya'nın Putin'inden Putin'in Rusyası'na: Kafkasya’nın Enerji Kaynaklarının Rusya Açısından Önemi ve Rusya’nın İzlediği Politika

Bölüm 6. 2. Kafkasya’nın Enerji Kaynaklarının Rusya Açısından Önemi ve Rusya’nın İzlediği Politika

Bölüm 6. 2. 1. Enerji Kaynakları


Günümüzde dünya devletlerinin üzerinde durduğu en önemli konular arasında “enerji kaynakları” yer almaktadır. Enerji kaynakları içerisinde tüketim açısından en dikkat çekeni ise petrol ve doğal gazdır. Dünyadaki enerji kaynakları içinde en önemli yeri işgal eden petrol, gelişen teknolojinin motor görevini üstlenerek, dünya ekonomisi isleyişinde her gücün sahip olmak istediği bir unsur olmuştur. Petrolü kontrol eden ülkeler ise önemli ve stratejik bir gücü ellerinde bulundurmaya devam etmektedirler. Ayrıca petrolün uluslararası ilişkilerde bir silah olarak kullanımı geçmişte olduğu gibi günümüzde de devam etmektedir.[1]


19. yüzyıldan itibaren petrole sahip olmak, petrol üretimini elde tutmak, petrol tasıma güzergâhları üzerinde denetim kurmak devletlerin temel amaçları arasında olmuştur.[2] Doğal gaz[3] ise elektrik üretiminde ve ısınmada kullanımı iyice yaygınlaşmış, tüketimi de dünya genelinde artmıştır. Son yıllarda doğal gaz, petrol gibi gözde bir enerji kaynağı olarak dünyanın ilgisini çekmeye başlamış ve politik oyunlarda kilit tası konumuna gelmiştir. Bu durum, petrol gibi doğal gaz’a da sahip az gelişmiş ülkeler için hem bir güç sembolü hem de siyasi mücadelenin habercisi olmuştur.[4]

12 Aralık 2013 Perşembe

Ülkücülüğün Unutulan Savaşçı Karakteri



Yapı itibariyle savaşçıyım. Saldırmak içgüdülerimdendir. Düşman olabilmek, düşman olmak ... her zaman güçlülerin harcıdır. Nietzsche[1]

Türkiye’de politikacılar bizzat “politika savaşı” konusunda bilim adamlarından destek almadıkları için, politik savaş arenamız yabancı istihbarat servislerinin staj alanı haline gelmekte, milletimiz psikolojik operasyonlara açık devasa bir laboratuvara dönüşmektedir. Türkiye’de bu konuda ciddi kaynakların bulunmaması, bu konunun yeterince üzerine eğilinmemesi, “politik savaş sanatı” hakkında yazılar yazma gereğini düşündürdü. Bu ve bundan sonraki bir kaç yazıda bu konuyu açmaya çalışacağım.

Rusya'nın Putin'inden Putin'in Rusyası'na: Rus Dış Politikasına Genel Bakış ve Kafkasya



Bölüm 6: Rus Dış Politikasına Genel Bakış

Bölüm 6. 1: Kafkasya Ön izlemesi

Bölüm 6. 1. 1. Kafkasya Coğrafyası


“Kafkas” ve “Kafkasya” adı ilk defa eski Yunan düşünürlerinden Aiskhylos’un M.Ö. 490’da yazdığı, “Zincire Vurulmuş Zevk ve Eğlence” isimli eserinde anılan “Kavkasos Dağı” deyiminde görülmüştür.[1] Karadeniz ile Kuban ırmağı arasında kalan sıradağların batı kesiminin kuzeyindeki yerli ahalinin milli adı olarak “Kafkas” deyimi, eski Yunanca yazılı yerli efsanelerden M.S. 430 yılında Kartel/_ber (Tiflis çevresi) alfabesine çevrilen destanî Kartel/İber (Gürcistan) tarihi Kartlis-Çkhovreba’da geçmekte ve “Lekan” (Dağıstan’daki Lekler ve Lezgiler) kavminin batı komsusu olan halkın ataları bu isimle anılmaktadır.[2]

Bölgeye Kafkasya isminin, Dağıstan yerlileri tarafından M.S. 479’dan itibaren verildiği de bilinmektedir.[3] Eski Arap coğrafyacıları tarafından “Cebelü’l- Elsan/Diller Dagı” olarak da adlandırılmıştır.[4] İran düşüncesine yakın olan ilk Müslüman coğrafyacılar, bölge ile ilgili olarak Babil dönemine kadar gitmişler ve uygar güney ile karanlık kuzey arasındaki ünlü Kaf Dağı’nın bulunduğu bölge olarak tanımlamışlardır. Kafkas kelimesi, (Arapça da al-Kabk, Türkçede Kafkas) Farsça Kâfkah yani Kaf Dağı’ndan türetilmiştir. Firdevsi’nin Şehname’ sinde, Kafkasya, “Kuhe kâf” olarak adlandırılmıştır.[5]

11 Aralık 2013 Çarşamba

General Patton'un Efsanevi ve Savaş / Hayat Üzerine Özdeyişleri


M. A.'nın deyimiyle savaşçı kodlarımızdan uzaklaşmışa benziyoruz. Bu nedenle bir savaş konuşması ile bu gidişata negatif bir etki yaratmakta sanırıım fayda var:

Ara not: Konuşmanın orijial metni yazının sonunda verilmiştir. Aşağıdaki metin filmde yer verilen konuşmanın Türkçe tercümesidir:

Oturun.
Şunu unutmayın ki, hiç kimse ülkesi uğruna ölerek kazanmamıştır. Savaşı ancak başka aptalların ölmesini sağlayarak, kazanabilirsiniz.

Beyler!
Amerika'nın savaşmak istememesi ve savaştan uzak duracağı şeklindeki sözler tamamiyle yalandır. Amerikalılar geleneksel olarak savaşı sever. Bütün gerçek Amerikalılar, çarpışmaya katılmayı sever. Siz çocukken en iyi bilye atıcısını ve en iyi koşanı tutardınız. En iyi top atıcısını, en güçlü boksörü.

Hıristiyan Ülkücülük(!)



Ülkücü ve Türk milliyetçisi denilince akla enerjik, haklı kavgayı ve mücadeleyi seven korkusuz insan gelir. Ben belki uzayda yaşadığım için farklı algılıyor olabilirim ama ailemde ve çevremde gördüğüm ülkücüler de böyleydiler ve böyle düşünürlerdi. Bununla birlikte görünen o dur ki, yıllardır ülkücü harekete hakim olmaya çalışan “Gandist ve Hristiyan” zihniyet zaferini ilan etmiştir. Bundan sonra ülkücü hareket içinde bu pasifist yaklaşımın artık hareketin pasifist ideologlarını, manifestosunu ve eserlerini yaratacağını da göreceğiz.Hareket içindeki eski zihniyeti sürdürmek isteyenler ise tasfiye olacaktır.

Aslında bu yaklaşıma Gandist demek bile yanlış olacaktır çünkü bilindiği üzere Gandi halkını sokaklara döker ve sivil itaatsizliğe teşvik ederdi. Örneğin sokaklarda onbinlerce kişiyi oturturdu ve ne olursa olsun kalkmayacaksınız derdi. Ama sonuçta sokaklardaydılar...Ülkücü hareket bunu bile yapmıyor.

Rusya'nın Putin'inden Putin'inden Rusyası'na: Sovyet Sonrası Dönem

Bölüm 5. 3: Sovyet Sonrası Dönem


10 Aralık 2013 Salı

Rusya'nın Putin'inden Putin'in Rusyası'na: Rus Kimliği

Bölüm 5: Rus Kimliği[1]

Rusların antik dönemi hemen hemen yok sayılabilinecek kadar sığdır. Tarihi ve kültürel antrolopolojiye bakıldığında iki ayrı temel etken gözlenir. Bunlardan birincisi Slav kültürüdür ki Rusya bu kültüre devlet düzeyinde sıkı sıkıya bağladır ve kendini öyle görür. İkincisi ise İskandinav unsurlardır. Lakin bu ikinsin de haricinde spekülasyonlar arasında kaybolup giden bir unsur daha vardır: İskitler… Köktengri inancına mensup olan İskitlerin yaşam tarzı büyük ölçüde Asyatiktir. Kökenleri konusunda bilim adamlarının kasıtlı olduğunu düşündüğüm bir mutakabatsızlıkları vardır. Bu kültür, Rusların antik döneminin tamamını kaplar. Proto Rusların eğitmenleri konumunda olmuşlardır. Özellikle Ukrayna ve Rusya topraklarında bulunan kalıntılar bu eğitmenliğe ciddi manada tanıklık etmektedir.[2]